27 Aralık 2015 Pazar

Bir Fotoğrafın Düşündürdükleri: Osmanoğlu Hanedanı Bodrum'da

Osmanlı hanedanından Osman Selahaddin Osmanoğlu, 3 çocuğu ve torunlarıyla birlikte Bodrum'da...
İki şey düşündürüyor bu fotoğraf:
Birincisi, ülkeyi Atatürk değil de bu fotoğraftakilerin dedeleri yönetse, şu an Bodrum ya Yunan ya da İtalyan toprağı olacak, bu resim hiç çekilemeyecekti.
İkincisi...
Bugün kendisine "Osmanlı'nın torunlarıyız" diyenlere bakın bir de Osman'ın torunlarına...
Kendini padişah sanan Tayyip ve eşine bakın bir de padişah torunlarına...
Cumhuriyet'in kıymetini anlatan bir fotoğraf.
(Osman Selahaddin Osmanoğlu, V. Murad'ın torununun torunudur)

PKK'nın yan kuruluşlarından Demokratik Toplum Kongresi bugün özerklik kararı aldı!!!

AKPKK'nın son eseri.
Türk milleti elbet bir gün ayağa kalkacak ve bu ihanet çetesine bu AKPKK şeytan ittifakına dur diyecek...
İbret olsun diye 15 maddelik kararı paylaşıyorum...
1. Ülke genelinde kültürel, ekonomik, coğrafi yakınlıkları dikkate alınarak bir veya birkaç komşu şehri kapsayacak biçimde demokratik özerk bölgelerin oluşturulması,
2. Tüm bu özerk bölgelerin ve kentlerin demokratik esaslarla seçilmiş meclisler ve meclisler içinden seçilmiş özyönetim organları tarafından Türkiye’nin yeni demokratik Anayasasının temel prensipleri çerçevesinde yönetilmesi. Özerk Bölgelerin halk iradesinin ayrıca TBMM ve merkezi yönetimde de demokratik esaslar temelinde temsil edilmesi.
3. Demokratik özerk bölgeler ve diğer idari birimlerde merkezi yönetimin seçilmişler üzerindeki her türlü vesayetine son verilmesi, seçilmişleri görevden alma yetkisinin kaldırılması. Merkezi yönetim organlarının, yeni demokratik anayasa ilkelerine uyulması doğrultusundaki denetimleri dışında bölgesel ve yerel yönetimler üzerindeki her türlü vesayetinin son bulması,
4. Özerk bölge ve kentlerde şehir, mahalle, köy, kadın ve gençlik meclislerinin, farklı halklar ve inanç toplulukları meclislerinin, sivil toplum örgütlerinin karar alma ve denetleme süreçlerine doğrudan katılımının sağlanması,
5. Demokrasinin derinleşmesi, kapsamlılaşması, özgür ve demokratik yaşamın sağlanması açısından kadınların meclislerde, tüm karar mekanizmaları ve özyönetim kademelerinde eşit temsilinin tanınması. Kadınların ihtiyaçları doğrultusunda meclis, komün ve toplumsal kurumlar kurabilmesi; kadın kurumları ve kadınlarla ilgili kararların tamamen kadın meclislerinin onayından geçmesi. Kadının her alanda özgür ve özerk örgütlenmesinin tanınması.
6. Gençliğin karar mekanizmaları ve özyönetim organlarında yer alması. Bu açıdan gençliğin her alanda özgün örgütlenmesi ve karar mekanizmalarına özgün kimliğiyle katılmasının sağlanması,
7. Her kademede eğitimin özyönetimlere bırakılması.Türkçenin yanı sıra bütün anadillerin de eğitim ve öğretim dili olması. Eğitim müfredatında genel müfredat dışında yeni demokratik anayasa, evrensel değerler ve insan hakları çerçevesinde yerelin tarihi, kültürel ve toplumsal özgünlükleri ve ihtiyaçları temelinde müfredata eklemeler yapılması. Türkçe’nin yanında yerel dillerin de resmi dil olarak kabul edilmesi.
8. Dil, tarih ve kültür alanında her türlü çalışma yapabilmek.Aynı zamanda İnanç ve ibadet hizmetleri sunan kurumların özerk kurumlar olarak örgütlendirilmesinin sağlanması.
9. Bütün düzeylerdeki sağlık ve tedavi hizmetlerinin özerk yönetimlerce sunulabilmesi.
10. Yargı Sistemi ve Adalet Hizmetlerinin Özerk Bölge Modeline göre yeniden düzenlenmesi.
11. Toprak,Su ve Enerji kaynaklarının Ekolojik çerçevede toplum yararına işletilmesi,denetlenmesi ve üretimden pay alma yetkisinin Özerk Bölge Yönetimine verilmesi.Öz yönetimin tarım, hayvancılık, sanayi ve ticaret dahil her alanda genel demokratik anayasa ilkelerine ters düşmeden her türlü üretim ve işletme birimleri oluşturma,bu tür toplumsal ve bireysel girişimleri destekleme, teşfik etme,hibe desteği sunma yetkisine sahip olması.
12. Özerk Bölgenin yönetim alanında ve kent içinde, her türlü kara, hava, deniz ulaşım hizmetlerini sunması ve denetimini sağlaması. Trafik hizmetlerinin merkezi trafik kurumları ile uyumlu halde yerel yönetim organları denetimindeki birimlerce yürütülmesi.
13. Yukarıda belirtilen hizmetlerin sunulabilmesi için yerelde bütçelemenin Özerk Bölge Yönetimine devredilmesi ve kadın odaklı bütçelemenin esas alınması; merkezle ve diğer yerellerle varılacak anlaşmalara ve hakkaniyet ilkelerine bağlı olarak bazı vergilerin özyönetim birimleri tarafından toplanması. Merkezin yerelden topladığı bütün vergi gelirlerinden yerele pay verilmesi. Merkezin bölgelerin gelişmişlik farkını giderecek şekilde gerekli tedbirleri alması.
14. Özerk Bölge Yönetiminin denetiminde, yereldeki asayişin tümünü sağlayacak resmi yerel güvenlik birimlerinin kurulması, bu birimlerin Anayasal kurallar çerçevesinde ihtiyaçlara bağlı olarak kurulmuş merkezi Savunma ve güvenlik birimleriyle koordineli olarak çalışması

14 Aralık 2015 Pazartesi

Ve Tayyip Mısır'da "Darbeci" Sisi ile İttifak Kurdu

YGS... YDS... GYS... KPSS... OGES... STS... TUS...
Hayatımız çoktan seçmeli sınavlarla belirleniyor. Öyleyse AKP'nin "Stratejik İflas"ını şıklarla anlatayım
(İpucu: Yanıtlar hep d şıkkı!)
Soru 1: Tayyip'in son 5 yıldır değişmeyen tek dış politika prensibi ne?
a) Yurtta Sulh Cihanda Sulh
b) Kürt devletine asla izin vermeyiz
c) Ortadoğu'yu kan gölüne çeviren mezhep çatışmasına hayır
d) Mısır'da Rabiacılık, İhvan (Müslüman Kardeşler) yandaşlığı ve "darbeci" Sisi karşıtlığı
Soru 2: Türkiye dün hangi uluslararası topluluğa girdi?
a) Avrupa Birliği
b) G-7
c) Şanghay Beşlisi
d) Teröre karşı İslam ittifakı
Soru 3: Tayyip'in bir türlü anlaşamadığı İslam ülkelerinden hangisi Teröre karşı İslam İttifakı'na üye?
a) İran
b) Suriye
c) Irak
d) Mısır
Soru 4: Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?
a) Tayyip bu, oportünist ve pragmatist... Mitingde Rabia işareti yapıp oy toplar, dış politikada Sisi'yle ittifak kurar.
b) Dün "en büyük dostum" dediği Esad'la bugün kavgalı. Tayyip'ten tutarlılık ve vefa beklenmez
c) Tayyip eser gürler, ama son tahlilde ABD ne emrederse onu yapar.
d) Hepsi

Not: Resim eski bir resim. Güncel hali yakında gelir.

12 Aralık 2015 Cumartesi

Irak'ta bayrağımızı yakan da yaktıran Tayyip de kahrolsun

Irak'ta Türk bayrağı yakılmış.
Şanlı bayrağımızın yakıldığı görüntüleri paylaşmıyorum, hicap duyuyorum.
Ama söyleyecek iki çift lafım var:
1. Türk bayrağı yakacağınıza Amerikan bayrağı yakın. Ülkeniz ABD işgali altında.
2. Tayyip'i protesto için bayrağımızı yakanlar Irak Başbakanı Amerikan uşağı Maliki yandaşları. İlginçtir,  Maliki'yi iktidara getiren Amerikan işgalinin işbirlikçisi hatırlayın 2003'te AKP'ydi... Bir Amerikancı başka bir Amerikancıyı protesto ediyor, kazanan her koşulda Amerikan emperyalizmi oluyor.
3. Türkiye'yi bayrağı yakılan bir ülke haline getiren Tayyip'in başarısız dış politikasıdır. Atatürk döneminde bölgesinde saygın bir ülke olan Türkiye'yi bu noktaya getirenler utansın.
4. Tayyip’i protesto edecekseniz yakacağınız son bayrak Türk bayrağıdır. Zira, Tayyip Türk değil, o bayrağa en çok ihanet eden biri...

2 Aralık 2015 Çarşamba

Rusya'nın açıklamalarından sonraki 2 seçenek: Kürt Devleti (Lahey'li ya da Lahey'siz)

Rusya'nın açıklamalarından sonra 2 seçenek var:
1. Tayyip ABD'ye yalvarıp "Lahey'e göndermeyin ne isterseniz yapayım" diyecek. ABD'nin ilk isteği Kürt Devleti olacak.
2. Rusya-ABD anlaşacak, Tayyip Lahey'e gidecek.Göreceksiniz bu anlaşmada da ilk madde Kürt Devleti olacak.
Yani aslında iki seçenek yok, tek bir seçenek var: Kürt Devleti kuruluyor.
AKP iktidara geldiğinden beri 13 yıldır söylüyoruz: Tayyip'in tek misyonu Kürt devletinin kurulmasıdır...
İlk aşama ABD'nin Irak işgaliydi, AKP destekledi.
İkinci aşama bitme noktasına gelen PKK'nın canlandırılmasıydı, Çözüm Süreciyle bu da yapıldı.
Üçüncü aşama, Suriye'nin kuzeyinin PKK'ya teslimiydi, alimallan Tayyip bunu da becerdi.
Gelindi dördüncü aşamaya: Kürt Devletinin ilanı. Bu da ancak bölgede büyük bir savaşın ardından olabilir. İşte Tayyip şimdi de bunu kışkırtıyor.
Seçeneklerimiz Rusya şunu dedi, ABD şunu yaptı deyip ikisinden birini seçmek ya da "Devletimi savunuyorum" bahanesiyle utangaç Tayyipçilik yapmak değil... Bu üçü, ABD'si, Rusya'sı ve Tayyip'i, üçü birden tek bir projede anlaşıyorlar: Kürt Devletinin kuruluşu. Aralarındaki mücadele hamisinin kim olacağı...
Birinci Dünya Savaşı sonrasından daha kötü karanlık bir döneme giriyoruz. Ama unutmayın, Mondros rezaleti Mustafa Kemal dehasını da ortaya çıkarmıştı...
Türk milleti büyük bir millettir. Binlerce yıllık tarihinde karanlıktan kurtulmasını her zaman bilmiştir.
"Tamamdır, Kürt devletini kuruyoruz" diye seviniyorlar ama bilmiyorlar ki UYUYAN DEVİ UYANDIRIYORLAR...